Jel Akünün Ömrünün Bittiği Nasıl Anlaşılır?
Bir Akü Macerası ve Hayatın Kendisi
Giriş: Aküler ve Benim İlişkimiz
İzmir’deyim, güneş vuruyor, bir kafe köşesinde oturuyorum ve tabii ki bir yandan telefonum şarj olmuyor. Ne alakası var demeyin, her şey bir araya gelince ben de düşündüm ki; “Jel akünün ömrünün bittiği nasıl anlaşılır?” Bir an kafamda şimşekler çaktı. Çünkü, biraz mizahi bir dille anlatmam gerekirse, bu soru tam olarak benim hayatımı özetliyor.
Sürekli unuttuğum işler, zamanında yapmadığım şeyler, bitmek bilmeyen şarj kabloları, sonradan fark ettiğim bozuk aküler… Neyse, tek söyleyebileceğim: Jel aküsü biten bir cihazın ömrü nasıl biterse, bir insanın da ömrü öyle biter! Yani, bir noktada, o şarj etme çabası yetersiz kalıyor.
Aküler Gibi: Birer Savaşçı, Ama Hep Yorgun
Benim de akülerle böyle bir ilişkim var; her şey yolunda giderken, birden çöküyorlar. Akü biter, telefon kapanır, bütün sosyal hayatım çöker! Jel aküler özellikle, sanki bir tür romantik ilişki gibi. Bir an enerji dolusundur, her şey güzel gider, ama sonra bir bakmışsın, sabahın köründe akü bitmiş ve senin bütün planların birden batar.
Peki, Jel akünün ömrünün bittiği nasıl anlaşılır? Gelin, bu soruyu daha eğlenceli bir şekilde inceleyelim.
1. Şarj Olsa da, Olmasa da…
Günlerden bir gün, her zaman olduğu gibi, sabah erkenden işe gitmek için hazırlık yapıyorum. İşte o an, iç sesim devreye giriyor: “Telefonumun şarjı bitmemeli!” Sırf bu yüzden şarj kablosunu çantamda taşırım, telefon sürekli elimde. Ama ne oluyor? Akü bitiyor. Şarjı takıyorsun, “Bir şeyler oluyor” sanıyorsun ama… İyi bir akü gibi davranmıyor.
Telefon şarja takılı halde 20 dakika sonra hala %10… Haa, güzel! Kendimi eski model bir telefon gibi hissediyorum, ne zaman şarj etsem hep biraz eksik kalıyor. İşte o an, akünün ömrünün bittiği anı fark ediyorsun.
2. Sık Sık “Şarj Edilme” Çığlıkları
Hayatınızdaki her şey gibi, Jel akü de bir süre sonra aşırı sevgi bekler. Şarj etmek bir zaman sonra bir alışkanlık haline gelir, çünkü jel akü sürekli “şarj edilsin” diye bağırır. Fakat bir süre sonra, ne kadar şarj etsen de, o enerji bir türlü geri gelmez.
İç sesim: “Yine mi şarj ediyorum ya?”
Ben: “Evet, çünkü bir dakika önce %5’ti, şimdi yine %15. Bu nasıl iş, neyin nesi bu?”
Hadi bakalım, akü bitmeden önce böyle iç sesleri duyuyor musun? Evet, Jel akü ölmeye başladığında her şeyde bir bozukluk olur. Gözle görülen ilk sinyal ise, şarj cihazına bağladığında bile %100 olmamalarıdır.
3. Zayıf Performans
Bir akü ne zaman “öldü” deriz? Şöyle anlatayım: Eskiden telefonum daha hızlı şarj olurdu. Ama şimdilerde? 1 saatte %50 mi? Gerçekten, jel aküsünün ömrü bittiğinde performansı ne kadar düştüğünü görüyorsun. Yani o zaman sen de tıpkı onun gibi hissetmeye başlıyorsun; yavaş, verimsiz ve isteksiz.
Bir arkadaşımın telefonuyla olan hikayesi geldi aklıma:
“Telefonum niye bu kadar yavaş açılıyor, Allah aşkına?” demişti.
“Yavaşsa, akü bitmiştir,” demiştim.
“Ama ben şarjda bırakmıştım, neden böyle oldu?”
“E çünkü o şarj ettiğini zannettiğin akü, artık seni kandırıyor.”
Evet, bu ne kadar tuhaf bir hisse benziyor, değil mi? Ama işte hayat böyle; hiç beklemediğin bir anda eskisi gibi olmayan bir şeyle karşılaşıyorsun.
4. Şarj Edilen Ama Bir Türlü İyileşmeyen Akü
Bir sabah, “Yine mi bu kadar düşük şarj?” diye kalktığında, akü aslında sana şunu söylüyor: “Beni seviyorsun, ama ben artık senin için çalışmıyorum.” Çünkü, Jel akü ömrünün bittiği nasıl anlaşılır? O an, tek yapabileceğin şey, ona veda etmektir. Yani, ben her zaman şu anları hayal ediyorum:
Telefonu şarja taktım, “Yine mi bu kadar düşüş?” diye düşündüm.
Sonra bir baktım, hala tam şarj olmadı.
“O zaman buna veda etmem lazım,” dedim.
Çünkü ne zaman bu durumu yaşasak, akü bitiyor, ama biz hep “daha fazla bir şey yaparım” diyerek inatla uğraşmak istiyoruz. Tıpkı insan ilişkilerinde olduğu gibi, bazen aküler de veda eder. Ama bu, acıklı bir şey değil, eğlenceli bir gerçek. Bir şeyin ömrü bittiğinde, en iyisi onu kabullenmek.
5. Kapanış: Veda Zamanı
Jel akü de tıpkı her şey gibi zamanla yoruluyor. Eskisi kadar verimli çalışmıyor, her şarj yapmada bir önceki kadar güçlü olmuyor. Kestirmeden söylemek gerekirse, Jel akünün ömrü bittiğinde, sen de “bitti” dersin.
Evet, kabul ediyorum, ben de ilk başlarda bu kadar derin düşünmüyordum ama artık Jel akü ile olan ilişkimi kabullendim. “Bitti” dedim, ve bir yenisini aldım. Hayat, her şeyin yavaş yavaş “bitme” anlarını içeren bir süreç. Sonuçta, o aküyü değiştirmek, hayatındaki bazı değişiklikleri kabul etmek gibidir.
Şimdi soruyorum: Jel akünün ömrü bittiğinde, sen ne yapıyorsun?